Adrenal Kitle (Böbrek Üstü Bezi) Ameliyatı

BÖBREK ÜSTÜ BEZİ (ADRENAL BEZ) NEDİR NE İŞE YARAR?

Böbrek üstü bezi her iki böbreğin üstünde, böbreklere yapışık olarak bulunan 4-6 gram ağırlığında üçgen şeklinde iç salgı bezleridir. Vücudumuzun işleyişinde çok önemli olan çeşitli hormonları üretir ve salgılar. Bu hormonlar gerektiğinde kalp atış hızını arttırır, vücuttaki su ve tuz seviyelerini etkileyerek kan basıncımızı ve tansiyonumuzu kontrol eder. Büyüme, gelişme, üreme ve vücut metabolizmasını etkiler.

Bir endokrin (iç salgı)bezi olarak böbrek üstü bezi hastalıkları ile endokrinoloji ve metabolizma hastalıkları bilim dalı, ameliyatları ile de endokrin cerrahisi ilgilenir.    

BÖBREK ÜSTÜ BEZİMDE KİTLE ÇIKTI NE YAPMALIYIM?

Son yıllarda görüntüleme yöntemlerinin; Ultrasonografi (USG), Bilgisayarlı Tomografi (BT), Manyetik Rezonans (MR) yaygınlaşması ve daha sık yapılması nedeniyle klinikte böbrek üstü bezi kitlelerine de daha sık rastlıyoruz. Bir çalışmaya göre her 100 karın BT’sinin1’inde böbrek üstü bezinde kitle tespit edilmekte. Bunlara tesadüfen tespit edilen anlamında insidentaloma deniyor. Bunlar genellikle iyi huylu kitlelerdir. Böyle bir durumla karşılaşan hastaların hekime başvurarak ileri tetkik edilmesi gerekir.

BÖBREK ÜSTÜ BEZİ KİTLESİNE YAKLAŞIM NASIL OLMALI?

Böbrek üstü bezinde bir kitle tespit edildiğinde öncelikle kitlenin boyutunu değerlendirmek gerekir. Kitlenin çapı 3cm ve daha küçük ise bunların kötü huylu (kanser) olma oranı düşüktür (%3’ün altında). Kitlenin boyutu büyüdükçe kanser olma olasılığı da artar. 3-6cm boyutundaki kitlenin kanser olma olasılığı %7-8 civarındadır. Kitlenin çapı 6cm ve daha büyük ise bu oran %25’lere kadar çıkabilir. Dolayısıyla da tercihen bir endokrin cerrah tarafından ameliyat edilmesi gerekir. Sonuç olarak böbrek üstü bezindeki kitlenin boyutu bağımsız bir ameliyat endikasyonudur.  

BÖBREK ÜSTÜ BEZİ HASTALIKLARI NEDİR?

Tespit edilen böbrek üstü kitlesinin aşırı hormon salgılamasıyla çeşitli ciddi hastalıklar ortaya çıkar. Bunların en ciddi olanı FEOKROMASİTOMA adı verilen hastalıktır. Çok nadir görülür. Ancak hayatı tehdit eder. Feokromasitoma hastalığında sıklıkla böbrek üstü bezindeki kitle normalden çok fazla miktarda adrenalin- noradrenalin (metanefrin-normetanefrin) hormonu salgılar. Hastanın kalp atım hızı artmıştır(taşikardi ).Tansiyon yüksekliği, baş ağrısı, sıcak basması, yüzde ani kızarıklık vb bulgular ile hastalar sıklıkla acil servislere başvururlar. Tansiyon yüksekliği çoğu hastada dirençlidir. Kimi hastalar panik atak tanısı ile tedavi edilmeye çalışılır. Böbrek üstündeki kitle ameliyat ile çıkarıldığında tüm semptomlar kaybolur. Ancak tanısı, ameliyat hazırlığı, ameliyatı ve ameliyat sonrası bakımı zordur ve çok ciddi tecrübe gerektirir.    

Böbrek üstü bezindeki kitle eğer aşırı aldosteron hormonu salgılıyorsa tanı bu defa CONN SENDROMU (ALDOSTERONİZM) adı verilen hastalıktır. En önemli bulgusu tansiyon yüksekliğidir. Ayrıca hastada baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk, kas krampları, ruhsal gerginlik ve kanda potasyum düşüklüğü görülür. Genellikle genç kadınlarda böbrek üstü bezinde 2 cm civarı bir kitle vardır. Ameliyat sonrası kitle çıktığında tüm bulgular kaybolur. 

Böbrek üstü bezindeki kitle aşırı miktarda kortizol salgılarsa buna CUSHİNG SENDROMU adı verilir. Cushing Sendromlu hastada yüzde yuvarlaklaşma (ay dede yüz), omuz arasında ve ense altında yağ birikimi, aşırı kilo alma, gövdede kırmızı renkli çatlaklar, vücutta ödem, aşırı kıllanma, şeker hastalığı, yaraların zor iyileşmesi gibi bulgular görülür. Tanı sonrası ameliyat olan hastada böbrek üstü bezi kitlesi çıkarıldıktan sonra tüm bulgular geriler ve kaybolur.     

Sonuç Olarak;

  • Feokromasitoma
  • Conn Sendromu
  • Cushing Sendromu   

Bu üç hastalık varsa böbrek üstü bezindeki kitlenin boyutuna bakılmaksızın cerrahi tedavi yani ameliyat gerekir.

BÖBREK ÜSTÜ BEZİ AMELİYATI NASIL YAPILIR?

Böbrek üstü bezi (Adrenal) nin ameliyatında altın standart laparoskopik adrenalektomidir  (kapalı yöntemle böbrek üstü bezinin çıkarılması). Bu ameliyat tıpkı safra kesesinde olduğu gibi son yıllarda yaygın olarak uygulanmaktadır. Bu ameliyat karın ön duvarına yapılan 1-1.5 cm civarı kesilerden karın içine gönderilen kamera ve aletler yardımıyla yapılır. Bu ameliyat sonrası hasta daha az ağrı duymakta, yara izi çok daha az olmaktadır. Ayrıca hastanede kalış süresinin kısalması ve ameliyat sonrası normal hayata dönüşün daha erken olması gibi avantajları da vardır.

Hizmetlerimiz

Bize Mesaj Gönderin

İletişim